7 Temmuz 2015 Salı

HİNDİSTAN FUTBOLU Premier League’in yeni kardeşi

Uzun yıllar futboldan uzak kalıp, krikete merak salan Hindistan’da taşlar yerinde onuyor. Yaşlanmış yıldızların ve Premier League’in önderliğinde Hindistan futbolu yeniden kuruluyor. Hedef 2026 Dünya Kupası

Yazar :Bahadır Bozkurt
Futbolun kısa ve acıklı tarihi
1950 senesinde yaşanan trajik bir Dünya Kupası olayı, Hindistan’ın futbol hikayesinin başlangıcını oluşturur. Bu başlangıç pek parlak olmasa da, onyıllar sonra Hintliler futbol dünyasına geri döneceklerdir.
O yıllarda, FIFA düzenlediği beynelminel kupaya Hindistan’ın katılmasını uygun görmez. Bunun nedeni kimi kaynaklara göre dönemin ekonomik şartları, kimi kaynaklara göre ise Hindistan’ın çıplak ayakla futbol oynamak istemesidir. Bu iki nedenden hangisi doğru kabul edilirse edilsin aslında Hindistan’ın hikâyesinin tek bir teması vardır: Yoksulluk.
Premier League etkisi
İngiltere, 1947’de sömürgesi olan bu büyük devletten ellerini çektiğinde, bağlarını koparmamak adına bazı kültürel miraslar bırakır. Kalbi kırık Hintliler, futbolda pek kabul görmediklerinden bu miraslar arasından farklı bir spora merak salarlar. Ülkenin bir numaralı sporu, dünyada çok rağbet görmeyen kriket olur. Futbol, üvey evlat olarak ülke gündeminin dışında kalır. Ancak tarih boyunca devam eden ilişkiler doğrultusunda İngilizler, futbol ile Hintlilerin kalbine dokunmayı tekrar başaracaktır. 90’lı yılların başında Premier League atılımıyla dünyada futbolun yönünü değiştiren İngilizler, yaptıkları başarılı yatırımların mevyelerini, önce futbol tutkunu ülkelerden toplamaya başlar. 174 ülkede takip edilen lig, bugün hala İrlanda, Norveç, İzlanda, İsveç gibi profesoyenel lige sahip ülkelerde kendi liglerinden daha fazla ilgi çekmektedir. Özellikle 2000’li yıllarda İngilizler, Asya pazarına doğru ticari alanını genişletmeye başlar. Bu ligi ilgiyle takip eden Hintliler de Cantona’nın United’ını sever, Platt’in Arsenal’ine âşık olur, Mcmanaman’ın Liverpool’unun rüzgârına kapılır. Ama ne gelen vardır, ne giden. Sırasıyla Uzakdoğu’dan Çin’e kadar gelen bu furyada İngilizlerin yanısıra dünyanın büyük takımları Asya kıtasına turnuvalara gelir, eski yıldızlarını futbol elçisi olarak gönderir. Amaç bu büyülü dünyanın içerisine bu büyük ekonomileri katarak onları global bir “duyguya” ortak etmektir. Hatta Arsenal, işi bir adım daha ileri götürerek Uzakdoğu’dan, -hiç oynatmayı düşünmediği- Inamoto gibi bir oyuncu alarak, kendine karşı büyük bir ilgi oluşturur ve forma satışı, reklam geliri gibi kaynaklar sağlayarak endüstrinin gidişatına yön verir. Tayland, Çin ve Japonya, futbol turizmi ile beraber dünyaya adını duyurmaya çalışır.
Indian Super League
Futbol güneşinin doğuşu
Bu süreçte ise Hindistan’ın amatör sayılabilecek futbol ligi, ülkesindeki ilgiyi bile çekememektedir. Hintliler, ligin popüleritesini artırmak için çareyi bu işin ehli olan ve bir zamanlarını esareti altında yaşadıkları İngilizlerle Haziran 2014’te işbirliği yaparak bulur. Barclays Premier League ile Hindistan Ligi arasında anlaşmalar imzalanarak, lig bir nevi profesyonelleştirilme operasyonu içerisine alınır. Ligin adı Hindistan Süper Ligi olarak değiştirilir. Premier League yönetimi, Hindistan’daki bu yeni ortağına rehberlik eder ve hatta Yıldırım Demirören’in vazgeçmediği(!) “marka değerine” katkı yapmak amacıyla da şike, doping gibi karın ağrısı konularla baş etmeleri için de yardımda bulunacaklarını beyan eder. Amerikan Basketbol Ligi (NBA)’nden de esintiler taşıyan ligin yeni şablonu bu ortak akılla ortaya çıkar. 8 yeni takım kurulur. Sezonun lig formatında her takım birbirleriyle iç saha ve dış sahada karşılaşır. Normal sezonun ardından lig sıramalasında ilk dört sırayı alan takımlar, final serisinde oynamaya hak kazanır. Yarı finallerde takımlar yine iç ve dış sahada karşılaştıktan sonra, final maçı tek maç üzerinden oynanıp ligin şampiyonunun belirlenmesi konusunda anlaşılır. Takımlar oluşturulurken yerli ve yabancı olmak üzere iki farklı alanda draft (oyuncu seçme) hakkı bulunmaktadır. Bunun yanı sıra ekiplerin bir tane veya lig daha fazla anlaşma yapabilirse birden fazla kahraman oyuncu (hero) transfer etme hakkı var. Bu ligde, diğer liglerden farklı olarak, amaç her takımın ortalama eşit güçte olması. Bir diğer amaç da kariyerlerinde zirveleri görmüş bu kahramanların, Hindistan futbolunun yeni kahramanlarını yetiştirmesi. Ligin CEO’su Anupham Dutta, amaçlarını hem bu futbolcularla ligi cazibe merkezi haline getirmek, hem de Hint futbolunu geliştirerek 2026’daki Dünya Kupası’na katılmak olarak belirtiyor. 1 milyarı aşkın nüfusuna futbol sevdirecek isimler arasında Alessandro Del Piero, David Trezeguet, Joan Capdevilla, Luis Garcia, Manuel Friedrich, David James, Bernard Mendy gibi yıldızlar bulunuyor. Ligin anlaşmaya vardığı Louis Saha, Robert Pires, Freddie Ljunberg gibi futbolunu özlediğimiz oyuncuların transfer olacağı takımlar henüz ilan edilmese de, gidecekleri takımlara yapacakları katkı şimdiden merak konusu olmuş durumda. Şöhretler karmasını andıran ligin sürprizleri daha bitmeyecek gibi duruyor. Lig yönetimi şu anda Ronaldinho ile görüşmelerini sürdürüyor. Gelen haberlere göre Brezilyalı yıldızın lig yönetimilyle anlaşması an meselesi.
del piero
Global güçler
Bu yeni yapılanan ligin sponsorları arasında dikkat çekici dev şirketler de bulunuyor. Medya dünyasının büyük ismi Rupert Murdoch’un Hindistan’da sahip olduğu televizyon kanalı Star Sports ligin yayın haklarını satın almış durumda. Kanal aynı zamanda Hindistan’da Premier League’in yayın haklarını da elinde bulundurarak, ülkemizdeki yayıncı kuruluşa benzer bir politika izliyor. Ligin bir diğer büyük sponsoru da Amerikan sigorta şirketi IMG. Ligin isim hakkını elinde bulunduran şirket, Hindistan futboluna yaptığı yatırımla bu yeni pazarda kendisine önemli bir yer buldu. Yapılan anlaşmalarla beraber Hindistan futboluna büyük bir para akışı bekleniyor. Ligin giderek profesyonelleşmesi ile yeni yatırımcılara cazip hale getirilerek, büyük bir futbol kalkınması içerisine girdiğini söyleyebiliriz. Hindistan futbolu ilk hedefi olan 2026 Dünya Kupası’na katılma hayalini gerçekleştirirse, ilerleyen senelerde organizasyonu düzenlemek için de en büyük adaylardan biri olacaktır. Bir zamanlar yalın ayakları yüzünden hor görülen bu fakir adamlar, Kadir Tapucu’nun bir şarkısında haykırdığı gibi dönüşlerinin muhteşem olabilmesi için var güçleriyle çalışıyorlar.
FBL-ITA-SERIEA-JUVENTUS-ROMA
Takımlar ve kahramanları
Ligin 8 takımı arasında Atletico de Kolkata, Club Chennai, Delhi Dynamos FC, FC Goa, Pune City, Kerala Blasters FC, Mumbai City FC, Northeast United FC bulunuyor. Bu takımlardan bazıları resmi olarak “kahramanlarıyla” anlaştıkları duyurdu. Buna göre Del Piero Delhi Dynamos’ta, David James Kerala Blasters’da, Trezeguet Pune City’de, Capdevilla Northeast’te, Luis Garcia Atletico de Kolkata da forma giyecek. Bu oyuncuların resmi siteye verdikleri beyanların ortak noktası yeni futbol oynamayı öğrenen bir ülkede oynamanın heyecanı olarak belirtiliyor. Özellikle ligin ortalama 2-3 ay arası kısa bir sürede tamamlanacak olması, seçimlerinde önemli bir etken. Del Piero gibi efsanenin ligi seçmesiyle beraber dünya medyası da bu yeni oluşuma ilgisini artırmış durumda. Baggio’nun velihatı Avustralya’da estikten sonra şimdi çapraz koşucusu Trezeguet ile Hindistan’da öğretmen olarak yeşil sahalara son kez çıkacak. Teknik direktör seçiminde ise bombayı FC Goa takımı patlatmış gibi duruyor. Takım bir dönem Fenerbahçe’yi de çalıştıran Brezilyalı teknik adam Zico ile anlaştı. Yeni heyecanlar arayan futbolcular arasından, bu kısa macerada önümüzdeki günlerde farklı isimleri görebilmemiz mümkün. Keşke Ronaldo futbolu bıraktıktan sonra o kadar kilo almasaydı, Zidane Castilla’nın başına geçmeseydi, Hintliler Sergen diye bir adamdan haberdar olsaydı…
http://hayatimfutbol.com/premier-leaguein-yeni-kardesi/

Hiç yorum yok: